top of page

İÇİMİZDEKİ BOŞLUK

  • Yazarın fotoğrafı: Ahu Sila Bayer
    Ahu Sila Bayer
  • 23 Şub 2024
  • 1 dakikada okunur
“Hocam siz hayatı dolu dolu yaşıyorsunuz”. Bu cümleyi yıllar içinde çok duydum. Duyunca elbette gururlanıyorum; ama bazen de soruyorum kendi kendime, “dolu dolu yaşamak nedir?” diye. 

Ne olunca dolar içimizdeki derin boşluk?



İngilizce kelime haznesi (hazinesi değil bakın, haznesi) bakımından dünyanın en zengin dili. Bu demektir ki İngilizce’de çok sayıda eşanlamlı kelime var. İletilmek istenen mesaj, en ayrıntılı anlamıyla donanmış halde dinleyiciye ulaşıyor. Yüklü, ince olasılıklar taşıyan bir mesaj yani. Eşanlamlı değil, “benzer anlamlı kelime” daha doğru bir ifade. Çünkü aslında Türkçe’de de eşanlamlı diye tanımladığımız ifadeler, kullanım yeri ve tam olarak yansıtmak istediği mesaj açısından belirli nüanslar içeriyor. ‘Saçlarına ak düşmüş’ diyoruz; ‘anamın sütü gibi ak’ diyoruz, ama ‘kar yağınca her yer bembeyaz oldu’ demeyi tercih ediyoruz.


Dedim ya dildeki nüans bolluğu, yaşamdaki nüans bolluğuna paralel; eğer herhangi bir şeyi ince ayrıntısıyla öğrenmeye hevesliyseniz; yaşamda da incelikler aramaya ve bulmaya başlıyor insan. 


İçimdeki derin boşluğu sadece “İçim sıkılıyor” diye ifade ettiğimi düşünün. İngilizcesini söyleyecek olsam, ‘içimde bir oyuk açılıyor’ anlamına gelen “bored” diyeceğim. Fransızca söylemek istesem, kendi kendimi rahatsız ediyorum (annoy oneself) anlamına gelecek şekilde “s’ennuyer” diyeceğim. Gariptir ki İngilizce’de içimde başkası tarafından bir gedik açılıyor ama Fransızca’da kendimle zıtlaşıyorum adeta. Sorumluluğu bireye yükleyen Varoluşçuluk’un da aslen Fransız ekolü olmasına şaşmamak gerek. 



İçim sıkılıyor, daralıyorsa, içimi genişletmek için ruhuma davet ettiklerimin belli bir hacmi, bir genişliği olması gerekir. İçimi binlerce ıvır zıvırla doldursam bolluk olur, doluluk olur belki ama genişlik, ferahlık duygusu oluşmaz. 


Öyleyse, az ve özle, genişle ferahla dolar içimizdeki boşluk. Kalbe giden damarlar ne kadar geniş ve akışkan olursa kalp o kadar nefes alır, hisseder. Parmak uçlarına kadar yaşadığını bilir insan.  

 
 
 

Yorumlar


bottom of page